Yükleniyor...
Yükleniyor...
Bir grup silahlı adam, Monte Baruca'daki psikiyatri hapishanesini kuşatıp, hastanenin dış dünya ile bağlantısını keser. Onların amacı tehlikeli bir seri katil olan Simon Lago'yu ele geçirmektir. Hapishane muhafızları Simon’u teslim ederse her şey birkaç dakika içinde bitecektir. Ancak hapishane müdürü Hugo, itaat etmeyi reddeder ve birkaç yetkilinin ve psikiyatri mahkumlarının yardımıyla saldırıya direnmeye hazırlanır.
Bir grup silahlı adam, Monte Baruca'daki psikiyatri hapishanesini kuşatıp, hastanenin dış dünya ile bağlantısını keser. Onların amacı tehlikeli bir seri katil olan Simon Lago'yu ele geçirmektir. Hapishane muhafızları Simon’u teslim ederse her şey birkaç dakika içinde bitecektir. Ancak hapishane müdürü Hugo, itaat etmeyi reddeder ve birkaç yetkilinin ve psikiyatri mahkumlarının yardımıyla saldırıya direnmeye hazırlanır.
Simón Lago
Lennon
Manuela Muñoz
Hugo
Dr. Elisa Montero
Ruso
Cherokee
Bastos
Breaking Bad'in yan hikayesi olan dizide, ufak çaplı avukat Jimmy McGill’in ahlak yoksunu "hukuk adamı" Saul Goodman’a dönüşmesini izliyoruz.
Kanserden öleceğini öğrenen bir kimya öğretmeni, ailesinin geleceğini garanti altına almak için metamfetamin üretip satmak üzere eski bir öğrencisiyle kafa kafaya verir.
Kore'nin gözlerden uzak ragbi dünyasında, hepsi de şampiyonluğa uzanmak için rekabet eden yedi takım; güç, strateji ve ekip çalışmasının öne çıktığı amansız bir mücadele veriyor.
Küçük bir kasabada yaşayan kırk yaşındaki John Nolan’ın en büyük hayali polis memuru olmaktır. Yaşadığı ölümcül kazanın ardından hayallerinin peşinden koşan John, yaşadığı kasabayı terk ederek Los Angeles’a gider. Los Angeles Polis Departmanı’nda göreve başlayan John, çalıştığı birimde orta yaş krizi de dahil birçok farklı sorunla boğuşmak zorunda kalır.
Güney Afrika'nın bu türdeki ilk flört programında, baştan çıkarıcı durumlarla ve amansız bir yalan makinesiyle karşılaşan altı çiftin ilişkileri büyük bir sınavdan geçiyor.
Amerika’nın 26. büyük şehri, Maryland eyaletinin ise en büyük şehri Baltimore’un yaşamadan bilemeyeceğiniz hikayesini izlemeye hazırlanın. Çünkü TV’da hikaye anlatıcılığının öncüsü The Wire, hafızalardan kazınması imkansız bir destan yazmaya geliyor. Özel bir programın uygulandığı bir hapishanede yaşananları konu edinen OZ ve mafya kavramının üç-beş silahlı adamdan çok daha başka anlamlara da geldiğini cesurca anlatan The Sopranos, HBO’nun o tarihe kadar çıkardığı en başarılı, en sıradışı yapımlardı. Bu iki dizinin başarısının üzerine yapım şirketi, ‘bağımsız ve kaliteli yayın’ ilkesini benimsediğini anlatabilmek için yeni bir dizi arayşına girişti. İşte tam da bu sırada 2000 yılında aynı adlı kitabını mini diziye uyarladıkları The Corner’ın yaratıcısı David Simon yepyeni bir projeyle kanalın kapısını çaldı. İlk sözleri de “Bunun bir polis-suçlu kovalamacası olmayacağına yemin ediyorum. İlk bakışta öyle görünecek. Ama bir Baltimore hikayesi olacak”tı. The Corner nasıl konusunu gerçek insanlar ve gerçek mekanlara dayandırıyor ama ‘köşe’deki uyuşturucu ticareti fonunda karakterlerin öykülerini anlatıyorsa The Wire da suç, suçlu, adalet, adalet mekanizmaları, kentsel dönüşüm, siyasi otorite ve öteki kavramları üzerinden Baltimore’un yaşam dinemiklerini ve Baltimore’da var olma şekillerini göz önüne seriyor. İyiyle kötünün ayrımına varmakta zorlanacağınız, her sezonunda varoşlardan eğitim sistemine, büyük suç örgütlerinden, dolandırıcı sendikalara Baltimore’un farklı bir köşesine keşfe çıkacağınız The Wire, HBO’nun itibarını artırmanın yanı sıra TV dünyasına da gerçekçilik, görsel hikaye anlatımı ve sosyal eleştiri gibi kavramlar kazandırdı.
Bu diyar ve diğer diyar arasındaki sınırda 8 milyon tanrı, tanrılara hizmet eden ölü ruh ve yardımcı diğer ruhlar insanların işlerine karışmaktadır. Tatlı bir orta okul öğrencisi olan "Hiyori Iki" sınıf arkadaşlarının zorbalıklarına katlanmaktadır ve dinlenme odasına gidip tek başına ağlamaktadır.Tuvaletin duvarına karalanmış olan bir telefon numarası ve " senin sorunlarını çözeceğim" şeklinde mesaj görür. Numarayı aradıktan, Karşısına mayo giymiş evsiz kendine tanrı diyen bir çocuk çıkar. Yato isimli bu çocuk, kaba, huysuz, tembel, ve kimsenin isteklerini asla dinlememektedir. Fakat elinde tanrı olabilecek güç vardır ve kimse bunu bilmemektedir..