Yükleniyor...
Yükleniyor...
Uzun zaman önce kötü büyücü Aku, hakimiyeti altına almak amacıyla dünyaya saldırmıştır. Güçleri ve öfkesi o kadar büyüktür ki hiçbir güç karşısında durmaya cesaret edememiştir. Ama bir savaşçı tek başına karşısına çıkacak ve bu kötü büyüye meydan okuyacaktır.
Uzun zaman önce kötü büyücü Aku, hakimiyeti altına almak amacıyla dünyaya saldırmıştır. Güçleri ve öfkesi o kadar büyüktür ki hiçbir güç karşısında durmaya cesaret edememiştir. Ama bir savaşçı tek başına karşısına çıkacak ve bu kötü büyüye meydan okuyacaktır.
The High Priestess (voice)
Ashi (voice)
Samurai Jack (voice)
Aku (voice)
Dizi, sağır yetişkinlerin çocuğu olarak dünyaya gelmesine rağmen müzik yeteneğine sahip olan Eun Gyeol'un gizemli yaşıtları ile müzik grubu kurmasının hikayesini anlatıyor. Günümüzde bir öğrenci olan Eun Gyeol, müzik mağazası sayesinde beklenmedik bir şekilde 1995 yılına gider ve orada tanıştığı yaşıtları ile "Twinkling Watermelon" grubunu kurar.
Gregory House New Jersey Princeton Plainsboro Hastanesinin tıbbi tanı uzamanı doktordur. Kendini aşırı beğenmesi, insanları önemsememesi ve boşvermişlik gibi özelliklerine rağmen müthiş bir doktordur. Uzmanlık alanı bulaşıcı hastalıklardır. Hiç kimsenin tanı koyamadığı hastalara tanı koyarak onların hayatlarını kurtarmaktadır ancak ekibindekilerin psikolojilerini de sürekli olarak bozmaktadır. Hastanenin yöneticisi Lisa Cuddy onu sürekli gözlem altında tutmaya çalışmaktadır ve ondan asla vazgeçmemektedir çünkü en zor durumlarda hastaları kurtaran hep odur ama Dr. House yüzünden hastane sık sık dava edilmektedir.
Piltover ve Zaun kentleri arasındaki sert çatışmanın ortasında iki kız kardeş, büyülü teknolojiler ve birbirine zıt inanışlar arasındaki savaşın karşı cephelerindedir.
New Jersey'deki bir Amerikan-İtalyan mafya ailesinin babası olan Tony Soprano'nun ve Soprano Ailesi'nin diğer fertlerinin hayatlarından kesitler sunan dizi, toplamda 86 bölüm yayınlanmış, kazandığı ödüller ve aldığı olumlu eleştirilerle adını "gelmiş geçmiş en iyi diziler" arasına yazdırmıştır.
Charlie Morningstar, iblisleri rehabilite etmek gibi muazzam bir görevle görevlendirilen Cehennem prensesidir. Görev onu mahkum ruhların kendi başlarına çalışabilecekleri ve sonunda Cennete "çıkış yapabilecekleri" bir yer olan Hazbin Oteli'ni açmaya yönlendirir. Eski dostlar ve beklenmedik yeni müttefikler, Charlie'nin hayalini gerçeğe, hatta belki de başarıya doğru ilerletmesine yardımcı olur.
Kore'nin gözlerden uzak ragbi dünyasında, hepsi de şampiyonluğa uzanmak için rekabet eden yedi takım; güç, strateji ve ekip çalışmasının öne çıktığı amansız bir mücadele veriyor.
Amerika’nın 26. büyük şehri, Maryland eyaletinin ise en büyük şehri Baltimore’un yaşamadan bilemeyeceğiniz hikayesini izlemeye hazırlanın. Çünkü TV’da hikaye anlatıcılığının öncüsü The Wire, hafızalardan kazınması imkansız bir destan yazmaya geliyor. Özel bir programın uygulandığı bir hapishanede yaşananları konu edinen OZ ve mafya kavramının üç-beş silahlı adamdan çok daha başka anlamlara da geldiğini cesurca anlatan The Sopranos, HBO’nun o tarihe kadar çıkardığı en başarılı, en sıradışı yapımlardı. Bu iki dizinin başarısının üzerine yapım şirketi, ‘bağımsız ve kaliteli yayın’ ilkesini benimsediğini anlatabilmek için yeni bir dizi arayşına girişti. İşte tam da bu sırada 2000 yılında aynı adlı kitabını mini diziye uyarladıkları The Corner’ın yaratıcısı David Simon yepyeni bir projeyle kanalın kapısını çaldı. İlk sözleri de “Bunun bir polis-suçlu kovalamacası olmayacağına yemin ediyorum. İlk bakışta öyle görünecek. Ama bir Baltimore hikayesi olacak”tı. The Corner nasıl konusunu gerçek insanlar ve gerçek mekanlara dayandırıyor ama ‘köşe’deki uyuşturucu ticareti fonunda karakterlerin öykülerini anlatıyorsa The Wire da suç, suçlu, adalet, adalet mekanizmaları, kentsel dönüşüm, siyasi otorite ve öteki kavramları üzerinden Baltimore’un yaşam dinemiklerini ve Baltimore’da var olma şekillerini göz önüne seriyor. İyiyle kötünün ayrımına varmakta zorlanacağınız, her sezonunda varoşlardan eğitim sistemine, büyük suç örgütlerinden, dolandırıcı sendikalara Baltimore’un farklı bir köşesine keşfe çıkacağınız The Wire, HBO’nun itibarını artırmanın yanı sıra TV dünyasına da gerçekçilik, görsel hikaye anlatımı ve sosyal eleştiri gibi kavramlar kazandırdı.
İki aktör ve bir makyöz, kurdukları hayallerden ziyade kim olarak doğduklarına önem veren bir dünyada kendilerine yer edinmek için savaşır.